Sami yardımcı olacak birkaç iş arkadaşına ihtiyaç duydu.
- Sami needed a few co-workers to assist.
O bir iş arkadaşını arabayla götürdü.
- She gave a lift to a co-worker.
O bir meslektaşa güvendi.
- She trusted a co-worker.
Dan testeresi ile bir meslektaşını ciddi biçimde yaraladı.
- Dan seriously injured a co-worker with his chainsaw.