kireç

Türkisch - Englisch

Definition von kireç im Türkisch Englisch wörterbuch: lime
Have you ever coated a wall with lime? - Hiç bir duvarı kireçle kapladın mı?; lime; (çaydanlık, vb'de) fur; hydrated lime; caustic lime; (Tıp) calx; quicklime
kireç dökülmek veya saçılmak: be poured or sprinkled lime
kireç sökücü: Lime remover
kireç tabakası oluşturmak: fur
kireç badanası: limewash, limewhite
kireç boya: distemper
kireç boya sürmek: to distemper
kireç feldispatı: lime feldspar
kireç gibi: deathly pale, very white
kireç gibi deathly pale;: very white
kireç gibi olmak: to turn pale
kireç haline getirmek: calcify
kireç harcı: lime mortar
kireç harcı: mortar made of slaked lime and sand
kireç karbonatı: bath stone
kireç kuyusu: lime pit
kireç ocakçısı: lime burner
kireç ocağı: limekiln
kireç ocağı: lime pit
kireç ocağı: kiln
kireç ocağı: lime kiln
kireç serpmek: lime
kireç suyu: lime water
kireç suyu: limewater
kireç söndürme: lime slaking
kireç söndürmek: to slake lime
kireç sıvısı: lime cast
kireç tabakası: (çaydanlık vb.) fur
kireç tabakası: (kazan) furring
kireç taşı: chalk
kireç taşı: calcium
kireç taşı: limestone
kireç tutmuş: (kap) furred
kireç tuzları: lime salts
kireç veren: calciferous
kireç ışığı: limelight
kireç sütü: milk of lime
serbest kireç: (İnşaat,Teknik) free lime
kireç suyu: lime juice
Kireç çözücü: anti scale
beyaz kireç: albarium
hidrolik kireç: hydraulic tine
hidrolik kireç: hydraulic lime
ince kireç: meager lime
jura döneminden kalma kireç taşı katmanı: lias
kaymak kireç: lime putty
kaymak kireç: lime paste
kaymak kireç: wet lime
klorlu kireç: chlorinated lime
kumlu kireç tuğlası: (İnşaat) sand-lime brick
normal kireç: common lime
susuz söndürülmüş kireç: dry hydrated lime
sönmemiş kireç: quicklime
sönmemiş kireç: unhydrated lime, quick lime
sönmüş kireç: slaked lime
sıcak iklim kireç kaymağı: (Askeri) super tropical bleach
yanmış kireç: burnt lime
yumuşak kireç taşı: malm

Türkisch - Türkisch

Definition von kireç im Türkisch Türkisch wörterbuch: Mermer, tebeşir, kireç taşı, alçı taşı gibi birçok taşın maddesini oluşturan kalsiyum oksit, (CaO); Kalsiyum hidroksit, Ca(OH); Mermer, tebeşir, kireç taşı, alçı taşı gibi birçok taşın maddesini oluşturan kalsiyum oksit, (CaO): "Duvarlar kireç badanalı idi."- S. F. Abasıyanık; (Osmanlı Dönemi) CASS; (Osmanlı Dönemi) KÜLS; (Osmanlı Dönemi) KASSA
kireç fabrikası: Kireci işleyip satışa hazır duruma getiren işletme
kireç kaymağı: Bazı eşya ve yerleri mikroplardan arıtmakta, çamaşırları ağartmakta kullanılan, sarımsı beyaz renkte ve klor kokusunda, toz veya sulandırılmış kireç klorürü
kireç kuyusu: İçinde kireç söndürülen geniş çukur
kireç ocağı: Kireç yapmak için kireç taşlarının yakıldığı fırın
kireç suyu: İçinde erimiş bir durumda kireç bulunan su
kireç sütü: Badana için hazırlanmış sulu kireç
kireç taşı: Kireç elde etmekte kullanılan, kalsiyum karbon tuzundan bileşik kayaç, kalker, kireç