kbd

listen to the pronunciation of kbd
Englisch - Türkisch

Definition von kbd im Englisch Türkisch wörterbuch

keyboard
{i} klavye

Neredeyse kahvemi klavyeye döküyordum. - I nearly spilled my coffee on the keyboard.

Benim Türkçe klavyem yok. - I don't have a Turkish keyboard.

keyboard
tuş

Senin tuş takımının yer değiştirmesi gerekir. - Your keyboard needs replacing.

Bu klavyenin birkaç tuşu eksik. - This keyboard is missing several keys.

keyboard
girmek
keyboard
(isim) klavye
keyboard
klavyeyle gir
keyboard
data girmek
Englisch - Englisch
Kashin-Beck disease
thousand barrels per day
keyboard