Sami was dressed in cowboy attire.
- Sami kovboy kıyafeti giyindi.
She is careless about her attire.
- O, kıyafeti hakkında dikkatsiz.
Is there a dress code?
- Bir kıyafet zorunluluğu var mı?
Her dress is blue with white spots.
- Onun kıyafeti mavi ile beyaz benekli.
We went up two floors to reach the apparel stalls.
- Kıyafet tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarı çıktık.
That's a great outfit.
- Bu harika bir kıyafet.
She was wearing a splendid outfit.
- Muhteşem bir kıyafet giyiyordu.
Both wore dark clothing.
- Her ikisi de koyu renk kıyafetler giymişti.
This clothing is my coworker's, not mine.
- Bu kıyafetler benim iş arkadaşımın, benim değil.
Have you decided what your Halloween costume will be?
- Cadılar Bayramı kıyafetinin ne olacağına karar verdin mi?
He wore a pirate costume for Halloween.
- Cadılar Bayramı için bir korsan kıyafeti giydi.