in opposition to, contrary to, opposite in place, in provision for

listen to the pronunciation of in opposition to, contrary to, opposite in place, in provision for
Englisch - Türkisch

Definition von in opposition to, contrary to, opposite in place, in provision for im Englisch Türkisch wörterbuch

against
{e} karşı

Ben bu projeye karşıyım. - I am against this project.

Kim Kardashian Türkiye karşıtı bir kampanya başlattı, bundan dolayı onu asla beğenmiyorum. - Kim Kardashian started a campaign against Turkey, so I never like her.

against
{e} aykırı

O, yasalara aykırıdır. - This is against the law.

Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır. - Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.

against
{e} karşısında

Yen dolar karşısında yüzde 10 değer kazandı. - The yen appreciated 10 percent against the dollar.

Yen dolar karşısında hâlâ düşük. - The yen is still low against the dollar.

against
ters olarak
against
{e} karşı: against the current akıntıya karşı. a vaccine against the flu gribe karşı bir aşı
against
-e değecek şekilde
against
(Ticaret) mukabili
against
(Ticaret) karşılığı
against
karşılaştırarak
against
e karşı
against
karşı olmak

Nükleer savaşa karşı olmak için kuantum fiziğinde bir doktoraya ihtiyacın yok. - You don't need a PhD in quantum physics to be against nuclear war.

against
-e doğru
against
-e karşı
against
over against ona karşı
against
edat karşı
against
{e} aleyhinde, karşı: a vote against the
against
O adam reform düşmanıdır
Englisch - Englisch
{p} against
in opposition to, contrary to, opposite in place, in provision for

    Silbentrennung

    in op·po·si·tion to, con·tra·ry to, op·po·site in place, in pro·vi·sion for

    Aussprache

Favoriten