This transparent liquid contains a kind of poison.
- Bu saydam sıvı bir tür zehir içerir.
This book contains forty photographs.
- Bu kitap kırk fotoğraf içerir.
Paella often includes snails.
- Paella çoğunlukla salyangoz içerir.
This financial audit also includes an evaluation of the company's assets.
- Bu mali denetim, aynı zamanda şirketin varlıklarının bir değerlendirmesini içerir.
His speech contained many fine phrases.
- Konuşması birçok güzel cümle içeriyordu.
The dictionary contains about half a million words.
- Sözlük, yaklaşık yarım milyon kelime içeriyor.
Japanese sci-fi, as in anime, involves their Buddhistic and Animistic spirituality.
- Animelerde olduğu gibi Japon bilim-kurgusu onların Budist ve Animistik ruhsallığını içerir.
Investing in stocks involves risk.
- Hisse senetlerine yatırım yapmak risk içerir.
Tom's duties include raking the leaves.
- Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.
This financial audit also includes an evaluation of the company's assets.
- Bu mali denetim, aynı zamanda şirketin varlıklarının bir değerlendirmesini içerir.
The parade included six marching bands.
- Geçit töreni altı tane bando içeriyordu.
The exam included mathematics, physics and chemistry.
- Sınav matematik, fizik ve kimyayı içeriyordu.
The Kalmar Union, comprising Sweden, Denmark and Norway, broke apart in 1523.
- İsveç, Danimarka ve Norveç'i içeren Kalmar Birliği, 1523'te ayrıldı.