Ateşin yanında ıslak elbiselerini kuruttu.
- He dried his wet clothes by the fire.
Kurutulmuş balık benim damak tadıma uygun değil.
- Dried fish is not to my taste.
Kurutulmuş tuzlanmış sığır etin var mı?
- Do you have dried salted beef?
Kurutulmuş balık benim damak tadıma uygun değil.
- Dried fish is not to my taste.
Kurumuş giysilerim aniden yağmur yağdığı için ıslanır.
- My dried out clothes get wet because it suddenly rains.
Tom bulaşıkları kuruladı.
- Tom dried the dishes.
Gölet geçen yaz kurudu.
- The pond dried up last summer.