Sami tedavi programından taburcu edildi.
- Sami was discharged from his treatment program.
O taburcu edilmek üzere.
- She's about to be discharged.
Tom çabucak silahını yeniden yükledi ve ateş etti.
- Tom quickly reloaded his gun and fired.
Polis memuru kuru sıkı ateş etti.
- The police officer fired a blank.
Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı.
- A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply.
Fabrikanın patronu tarafından kovuldu.
- He was dismissed by the boss of the factory.
Onun kovulması garip.
- It is strange for him to be dismissed.
to be fired.