gesteuert

listen to the pronunciation of gesteuert
Deutsch - Türkisch
tahrik
Englisch - Türkisch

Definition von gesteuert im Englisch Türkisch wörterbuch

controlled
kontrol edilmiş
regulated
{s} düzenlenmiş

Hong Kong Asya'daki en az düzenlenmiş ekonomidir. - Hong Kong is the least regulated economy in Asia.

controlled
denetlenmiş
regulated
tanzim edilmiş
regulated
ayarlanmış
regulated
ayarlı
regulated
regüle edilmiş
routed
(Bilgisayar) gönderildi
routed
gönderilmiş
routed
(Bilgisayar) dolaştırılan
routed
bozguna uğramak
controlled
kontrollü

Araba dijital kontrollü klima ile donatılmıştır. - The car is equipped with digitally controlled air conditioning.

Nükleer reaktörün koruyucu somut tabakası kontrollü patlamalar kullanılarak imha edilecek. - The concrete layer of the nuclear reactor's shielding will be destroyed using controlled explosions.

controlled
denetimli
controlled
{f} kontrol et

Tom her şeyi kontrol etti. - Tom controlled everything.

Yabancılar gizlice Dünya'nın ilerlemesini kontrol etti. - Aliens controlled Earth's progress in secret.

regulated
regüle
routed
{f} gönder
controled
kontrollü
regulated
(sıfat) düzenlenmiş
regulated
regüle,v.düzenle: adj.düzenlenmiş