Deutsch - Türkisch
Definition von festessen im Deutsch Türkisch wörterbuch
- - {'festesın} s şölen, ziyafet
- s. 'festesın şölen, ziyafet
Englisch - Türkisch
Definition von festessen im Englisch Türkisch wörterbuch
- banquet
- {i} ziyafet
Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.
-Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets.
Bu gece ziyafette takmak için bir kolye ödünç aldım.
-I borrowed a necklace to wear to the banquet tonight.
- dinner
- {i} akşam yemeği
Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
-My mother is busy cooking dinner.
Sizin için akşam yemeği pişireyim mi?
-Shall I cook dinner for you?
- banquet
- (Gıda) banket
- banquet
- {i} resmi yemek
- banquet
- {i} ziyafet, resmi ziyafet
- banquet
- şölen
- dinner
- iş yemeği
- banquet
- akşam yemek
- banquet
- {f} yemeğe katılmak
- banquet
- {f} yemek vermek
- banquet
- {f} ziyafete katılmak
- banquet
- ziyafet çekmek
- banquet
- yemek düzenle/katıl
- banquet
- {f} ziyafet vermek
- dinner
- {i} yemek
İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
-Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.
Biz iki Amerikalı erkek ve iki Alman bayanla akşam yemeği yemek için çıktık.
-We went out to dinner with two American men and two German ladies.
Relevante Übersetzungen
festessen
Resimler
Historie
Favoriten