fıkıh

listen to the pronunciation of fıkıh
Türkisch - Englisch
islamic jurisprudence
fiqh, Muslim canonical jurisprudence
islamic law
Canon law
fiqh
Türkisch - Türkisch
İslâm hukukunda din ve dünya işleri ile ilgili ana kaynaklardan yararlanarak konulmuş olan kuralların bütünü
Bir şeyi, gereği gibi, iyice anlayıp bilme
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) (Fıkh) Derin ve ince anlayış. Bir şeyi, hakkı ile, künhü ile bilmek. İnsanlar arasındaki ilişkilerle ilgili olarak dinî hükümleri ayrıntılı delilleriyle bilmek. Müslümanlar, müslüman olmaları itibariyle Allah'ın emirlerine tâbidirler, uyarlar. Fıkıh ilmi, hangi şartlarda Allah'ın hangi emrinin nasıl uygulanacağını inceler
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) Ist: İslâm Hukuku
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) Kendisine hüküm taalluk eden hafi bir mânaya muttali' olmak
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) Bilmek, anlamak
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) Kapalı bir şeyin hakikatına nazarı infaz edebilmek
FIKIH
(Osmanlı Dönemi) İnsanın amel ciheti ile leh
fıkıh
Favoriten