Türkisch - Englisch
Definition von erişteli im Türkisch Englisch wörterbuch
- erişte
- noodle
Tom ate a bowl of instant noodles.
-Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
Do you want to eat noodles or rice?
-Erişte mi yoksa pilav mı yemek istiyorsun?
- erişte
- {i} vermicelli
- erişte
- (Gıda) noodles
Do you like noodles with beef?
-Dana etli Çin eriştesi sever misin?
Tom ate a bowl of instant noodles.
-Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
- erişte
- homemade macaroni
- erişte
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: buğdaygiller,necliye) field brome
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von erişteli im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Erişte
- tepitme
- erişte
- İnce şeritler hâlinde kesilip kurutulmuş hamur
- erişte
- Ayranlı sarımsaklı hamur makarnası
- erişte
- Ev makarnası
- erişte
- Deniz yosunu
- erişte
- Bir tür hamurlu çorba
Relevante Übersetzungen
erişteli
Silbentrennung
e·riş·te·liResimler
Favoriten