emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic

listen to the pronunciation of emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic
Englisch - Türkisch

Definition von emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic im Englisch Türkisch wörterbuch

honey
{i} bal

Balla sirkeyle yakaladığından daha çok sinek yakalarsın. - You catch more flies with honey than you do with vinegar.

Tom ve Mary, balayıları için Hawaii'yi seçtiler. - Tom and Mary chose Hawaii for their honeymoon.

honey
canım

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Canım, saat 11.00'de iş için beni uyandırmayı unutma. - Honey, don't forget to wake me up for work at 11 o'clock.

honey
{i} k.dili. sevgilim; canım
honey
şekerim
honey
tatlı/bal
honey
{i} tatlı şey
honey
{i} bitki özü
honey
tatlım

Senin için ne yapabilirim, tatlım? - What can I do for you, honey?

Yatağa geri dön tatlım. - Come back to bed, Honey.

honey
sevgilim

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Uykulu musun, sevgilim? - Are you sleepy, honey?

honey
balım

Balım, açıklayabilirim. - Honey, I can explain.

Ne kadar balımız var? - How much honey do we have?

honey
yumuşak
honey
honeyedtatlı
honey
(isim) bal, tatlı şey, bitki özü, en iyisi, klas
honey
tatlı dil kullanmak
honey
bal,v.balla tatlandır: n.bal
honey
tatlılık
honey
{i} klas
Englisch - Englisch
honey
emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic

    Silbentrennung

    emollient, humectant, soothing, an·ti·sep·tic and bac·te·ri·o·sta·tic

    Aussprache

Favoriten