eşlik eden

listen to the pronunciation of eşlik eden
Türkisch - Englisch
attendant
in waiting
accompanying

In front of the water fountain, there was a young woman accompanying herself on a guitar. - Çeşmenin önünde gitarıyla kendine eşlik eden genç bir kadın vardı.

(Muzik) backup
(Muzik) featuring
accompaniment
concomitant
accompanist
eşlik eden kimse
accompanist
geline eşlik eden kız
bridesmaid
genç kıza eşlik eden kadın
chaperon
genç kıza eşlik eden kadın
duenna
eşlik eden
Favoriten