dişliler

listen to the pronunciation of dişliler
Türkisch - Englisch
friction gear meshes
dişli
threaded
dişli
gear

Sami bought a brand new gear. - Sami yepyeni bir dişli satın aldı.

dişli
{s} toothed

A sperm whale is the biggest toothed whale. - Bir ispermeçet balinası, en büyük dişli balinadır.

dişli
pin
dişli
dented
dişli
screwed
dişli
toothed wheel
dişli
tapped
dişli
spiral gear
konik dişliler
bevel gears
dişli
geared
dişli
cogwheel
dişli
denticulated
dişli
fanged
dişli
cogged
dişli
(vida) threaded
dişli
indented
dişli
dontic
dişli
dentate
dişli
hustling
dişli
toothed; cogged, geared, toothed; serrated, jagged; formidable, influential; gear
dişli
wheel
dişli
formidable
dişli
notched
dişli
authoritative, powerful
dişli
jagged
dişli
toothed, serrated; notched, jagged
dişli
gearwheel
dişli
toothy
dişli
tine
dişli
radula
dişli
serrated
dişli
serrate
planet dişliler
planetary gears
planet dişliler
(Otomotiv) planet gears
Türkisch - Türkisch

Definition von dişliler im Türkisch Türkisch wörterbuch

dişli
Sözünü geçiren, istediğini yaptırabilen güçlü (kimse)
dişli
Sözünü geçiren, istediğini yaptırabilen güçlü (kimse): "Tekel Bakanı gibi dişli, partinin ön sıralarında yeri olan bir bakanın kendi söyleyeceklerini önemsemeyeceğini bilirler."- N. Cumalı
dişli
Dokuma tezgâhında ip sıkıştırmaya yarayan araç
dişli
Kunduracılıkta deriyi kalıba çekmeye yarayan pense
dişli
Dişleri olan
dişli
Buğdayın değirmenin boğazına akısını düzenleyen araç
dişli
Terlikçilikte, kunduracılıkta çivi çekmekte kullanılan araç
dişli
Ayakkabıcıların sayayı kalıba çekmek için kullandıkları kerpeten gibi bir araç
dişli
Kaya balığı
dişli
Dişleri olan çark
çift dişliler
Omurgalılardan, üst çenedeki bir çift kemirmeye yarayan kesici dişin arasında bir çift daha küçük dişleri bulunan kemiriciler takımının bir alt takımı
dişliler
Favoriten