darbieten

listen to the pronunciation of darbieten
Deutsch - Türkisch
{'da: rbi: tın} sunmak, göstermek
Englisch - Türkisch

Definition von darbieten im Englisch Türkisch wörterbuch

performance
{i} performans

Onun performansı inanılmazdı. - His performance was amazing.

Tom Mary'nin performansında hayal kırıklığına uğradı. - Tom was disappointed in Mary's performance.

performance
(Ticaret) ortaya koyma
performance
(İnşaat) işlevsellik
performance
çalma
performance
(Tiyatro) oynayış
performance
üretkenlik
performance
randıman
performance
ifa
performance
Bir sanatçının sanatını icra ettiği mekânda sanatını icra edişi, sergilemesi; performans
performance
(Askeri) RANDIMAN; VERİM; PERFORMANS: Bir makine veya cihazın rakamlarla ifade edilen gerçek çalışma kapasitesi. Bu kapasite, çeşitli itibari nispetlerle ifade olunur
performance
{i} yapma
performance
{i} (oyunu) oynama; (oyun) oynanma
performance
amel
performance
temsil
performance
{i} oyun

Cumartesi günü benimle bir oyunun canlı performansını görmek ister misin? - Would you like to see a live performance of a play with me Saturday?

Seyirci, performansları için oyuncuları alkışladı. - The audience acclaimed the actors for their performance.

performance
benefit performance yardım için yapılan gösteri veya temsil
performance
(İnşaat) performans, güç, verim
performance
{i} temsil, gösteri