Sana şimdiden teşekkür ederim.
- Ich danke dir im Voraus.
Beni aranızda kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.
- Danke dafür, dass ihr mich in eurer Mitte akzeptiert.
Beni yolcu etmeye geldiğiniz için teşekkür ederim.
- Thank you for coming to see me off.
Beni doğum günü partine davet ettiğin için teşekkür ederim.
- Thank you for inviting me to your birthday party.
Oh, teşekkürler! Ne kadar düşünceli.
- Oh, thanks! How thoughtful.
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
İyiyim, teşekkürler. Ya siz?
- Fine, thank you. And you?
Sana çok, çok teşekkürler!
- Thank you very, very much!
Çiçekler için teşekkür ederim.
- Thanks for the flowers.
Bütün bunu yaptığın için teşekkür ederim.
- Thanks for doing all this.
Dinlediğiniz için teşekkür ederiz.
- Thank you for listening.
Geldiğiniz için teşekkür ederiz.
- Thank you for coming!
Yardımın için teşekkür ederim. Canın sağolsun.
- Thank you for your help. - No worries.
Onlar Şükran Gününde hindi yediler.
- They ate turkey on Thanksgiving Day.
Amerikalılar Şükran gününde niçin hindi yer?
- Why do Americans eat turkey on Thanksgiving?
I'll try again, thank you.
- Ich werde es nochmal versuchen, danke.
Thank you for the information.
- Danke für die Information.