Ben bunu hep yaparım.
- I do it all the time.
Tom ve ben hep kavga ederiz.
- Tom and I fight all the time.
O, her zaman sessizdi.
- He was silent all the time.
Bill her zaman dürüsttür.
- Bill is honest all the time.
Sürekli burnumu temizlemek zorundayım.
- I have to blow my nose all the time.
Tom, onlar ilkokuldayken, sürekli Mary'ye sataşırdı.
- Tom used to pick on Mary all the time when they were in elementary school.