buhurdan

listen to the pronunciation of buhurdan
Türkisch - Englisch
incensory
censer, thurible buhurluk
censer
incense burner
censers
{i} thurible
buhurdan taşıyan
thurifier
ok meydanında buhurdan yakmak
1. to try to heat a big place with something that is woefully inadequate to the task. 2. to try to accomplish something big with means that are pitifully inadequate
Türkisch - Türkisch
İçinde tütsü için kullanılan maddeler yakılan kap
içinde hoş kokulu ağaç kabuklarının ve bitki dallarının yakıldığı, üst kısmı delikli alt kısmı kapalı maden kap
Buhurluk
Buhurluk: "Dağıtır gülleri boşlukta hava / Ve buhurdanda tüter amberler."- A. N. Asya
Tütsü kabı
(Osmanlı Dönemi) MİDHANE
buhurdan
Favoriten