That is the sort of job I am cut out for.
- Ben bu iş için biçilmiş kaftanım.
I'm not cut out for gambling. Maybe I'm just unlucky, but working for my pay is more of a sure thing.
- Ben kumar için biçilmiş kaftan değilim. Belki sadece şanssızım fakat maaşım için çalışmak daha emin bir şeydir.
I'm not cut out for gambling. Maybe I'm just unlucky, but working for my pay is more of a sure thing.
- Ben kumar için biçilmiş kaftan değilim. Belki sadece şanssızım fakat maaşım için çalışmak daha emin bir şeydir.
I'm just not cut out for this kind of work.
- Sadece bu tür iş için biçilmiş kaftan değilim.
As a man sows, so he shall reap.
- Ne ekersen onu biçersin.
As you sow, so will you reap.
- Ne ekersen onu biçersin.
The lawn needs to be mowed.
- Çimlerin biçilmesi gerekiyor.
Tom mowed Mary's lawn for her.
- Tom Mary'nin çimenliğini onun için biçti.
The lawn mower needs gas to operate.
- Çim biçme makinesini çalıştırmak için benzin gerekiyor.
Bob charged 3 dollars an hour for mowing lawns.
- Bob çimleri biçme için bir saat için 3 dolar ödedi.