beerdigte

listen to the pronunciation of beerdigte
Englisch - Türkisch

Definition von beerdigte im Englisch Türkisch wörterbuch

buried
{s} gömülü

Tom Boston'da gömülüdür. - Tom is buried in Boston.

Gömülü hazineyi arıyorduk. - We were looking for buried treasure.

buried
gömülmüş

Onların Park caddesindeki bir evin bodrumunda gömülmüş bir iskelet bulduklarını duydum. - I heard they found a skeleton buried in the basement of a house on Park Street.

Sami çok tenha bir yere gömülmüştü. - Sami was buried in a very secluded place.

buried
gömülmek

Tom köpeklerinin yanına gömülmek istiyordu. - Tom wanted to be buried beside his dogs.

Ben öldüğüm zaman buraya gömülmek istiyorum. - When I die, I want to be buried here.

buried
gömük
buried
yatmak
entombed
gömülmüş
buried
göm

Buraya altın barlarını kim gömdü. - Who buried the gold bars here?

Onlar onu mezarına gömdüler. - They buried him in his grave.

intered
gömüldü
buried
gömmek
buried
{s} örtülü
Deutsch - Englisch
intered
sepulchred
laid to rest
inearthed
inhumed
buried
entombed
ensepulchred
consigned to the grave