bölmeli

listen to the pronunciation of bölmeli
Türkisch - Englisch
partitioned
partitioned, septate
septate
böl
divide into
böl
{f} divided

Tom divided the pie into three equal parts. - Tom pastayı üç eşit parçaya böldü.

Mother divided the cake into three parts. - Annem pastayı üç parçaya böldü.

böl
hyphenate
böl
{f} forked
böl
divide

The equator divides the globe into two hemispheres. - Ekvator dünyayı iki yarımküreye böler.

The playground is divided into three areas by white lines. - Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş.

böl
dividing
böl
divvy
böl
split

The inflation issue split the party. - Enflasyon sorunu partiyi böldü.

We'd like to split it. Could you bring it to us on two plates? - Onu bölmek istiyoruz.Bize onu iki tabakta getirir misin?

böl
divideinto
eşzamanlı zaman bölmeli çoklayıcı
(Askeri) synchronous time division multiplexer
frekans bölmeli çoklama
(Askeri) frequency division multiplexing
gizli bölmeli
false bottomed
iki bölmeli çanta
portmanteau
uyumlaştırılabilir zaman bölmeli çoklayıcı
(Askeri) adaptive time division multiplexer
zaman bölmeli anahtarlama grubu
(Askeri) time division switching group
zaman bölmeli arayüz grubu
(Askeri) time division interface group
zaman bölmeli arayüz kontrolörü
(Askeri) time division interface controller
zaman bölmeli arayüz modülü
(Askeri) time division interface module
zaman bölmeli bellek modülü
(Askeri) time division memory module
zaman bölmeli değiştirilmiş anahtarlama grubu
(Askeri) time division switching group modified
zaman bölmeli matrik
(Askeri) time division matrix
zaman bölmeli matrik fonksiyonu
(Askeri) time division matrix function
zaman bölmeli çoklama
(Askeri) time division multiplexed
zaman bölmeli çoklu erişim
(Askeri) time division multiple access
Türkisch - Türkisch
Bölme ile ayrılmış olan
bölmeli
Favoriten