arbeitskollege

listen to the pronunciation of arbeitskollege
Englisch - Türkisch

Definition von arbeitskollege im Englisch Türkisch wörterbuch

co-worker
İş arkadaşı

Tom bir iş arkadaşını yaraladı. - Tom injured a co-worker.

O bir iş arkadaşını arabayla götürdü. - She gave a lift to a co-worker.

colleague
mesai arkadaşı
colleague
{i} iş arkadaşı

Bu Tom, iş arkadaşım. - This is Tom, my colleague.

İş arkadaşım ve kocasının ikisi de Amerikalı. - My colleague and her husband are both American.

mate
{f} dengini bulmak
colleague
görevdaş
colleague
(Politika, Siyaset) siyasal olarak muadil
mate
eş olmak
co-worker
meslektaş

Dan testeresi ile bir meslektaşını ciddi biçimde yaraladı. - Dan seriously injured a co-worker with his chainsaw.

Sami, kadın meslektaşlarıyla dalga geçti. - Sami made fun of his female co-workers.

colleague
meslektaş

Tom ve Mary her ikisi de benim meslektaşlarım. - Tom and Mary are both colleagues of mine.

Kocası Fransız olan meslektaşım Paris'e gitti. - The colleague whose husband is French has left for Paris.

mate
arkadaş

Tom yirmi altı yaşındayken hayat arkadaşı Mary'yle tanıştı. - Tom met his life mate, Mary, at the age of twenty six.

Tom ve ben ruh arkadaşlarıyız. - Tom and I are soul mates.

colleague
arkadaş

Git ve iş arkadaşımla konuş. - Go and speak to my colleague.

Onun yeni fikirleri daha tutucu iş arkadaşlarıyla sık sık başını derde sokuyor. - Her novel ideas are time and again getting her into trouble with her more conservative colleagues.

colleague
görevdeş
mate
Dost, arkadaş
mate
mate mat et/çiftleş
mate
çift hayvanın erkek veya dişisi
mate
ikinci kaptan
Deutsch - Englisch
workmate
teammate
team mate
colleague
mate
co-worker
work mate