anfuhr

listen to the pronunciation of anfuhr
Deutsch - Türkisch
/ l. araba ile nakil; sevk
F tekdir
(Waren) muvarcdat
Englisch - Türkisch

Definition von anfuhr im Englisch Türkisch wörterbuch

carriage
makinenin oynak parçası
carriage
(Ticaret) taşıma ücreti
carriage
(Bilgisayar) kayarga
carriage
at arabası
carriage
nakliye
carriage
araba

Bebek arabasında uyuyan bebek, bir melek kadar sevimli. - The baby sleeping in the baby carriage is as cute as an angel.

Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi. - The princess rode in a golden carriage.

carriage
vagon

O, vagona girmek istedi. - She wanted to enter the carriage.

Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı. - Automobiles replaced carriages.

carriage
yürüyüş biçimi
carriage
bir makinanın diğer kısımları taşıyan parçası
carriage
{i} tavır
carriage
(İnşaat) taşıyıcı

Bunlar birinci sınıf taşıyıcılar değil. - These are not first-class carriages.

carriage
{i} nakliye ücreti
carriage
şaryo
carriage
{i} duruş, duruş biçimi
carriage
{i} navlun
carriage
(Askeri) KUNDAK: bkz: "gun carriage"
carriage
{i} nakliye, taşıma
carriage
{i} taşıyıcı alttakım
Deutsch - Englisch
carriage
transportation