an account, relation, history

listen to the pronunciation of an account, relation, history
Englisch - Türkisch

Definition von an account, relation, history im Englisch Türkisch wörterbuch

narrative
anlatı
narrative
{s} hikâye tarzında
narrative
öykü biçiminde
narrative
(Ticaret) açıklama
narrative
{s} hikâye türünden
narration
anlatı
narration
öyküleme
narration
anlatım
narration
hikaye/anlatma
narration
{i} anlatım, anlatış
narration
{i} hikâye
narration
{i} anlatma
narrative
{i} hikâye
narrative
{i} öykü

O bir suçun öyküsünü yaratmada iyidir. - She's good at creating the narrative of a crime.

Beni çok sıkan onun öyküsüydü. - It was his narrative that bored me to death.

narrative
(isim) hikâye, öykü, hikâye anlatma, rivayet
Englisch - Englisch
{n} narrative
{n} narration
an account, relation, history
Favoriten