İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.
- Exporting is a commercial activity which transcends borders.
O zamandan beri dini etkinliklerle uğraşıyor.
- He has engaged in religious activity since then.
Okumak iyi bir faaliyettir.
- Reading is a good activity.
Televizyon izlemek pasif bir faaliyettir.
- Watching TV is a passive activity.
Neden odun kesmekten büyük zevk alan bu kadar çok insan olduğunu biliyorum. Bu aktivitede sonuçları hemen anında görürsünüz. -- Albert EINSTEIN
- I know why there are so many people who love chopping wood. In this activity one immediately sees the results. -- Albert EINSTEIN
Turistler hayvanları korkuturlar ve onların doğal aktivite yapılarını bozarlar.
- The tourists scare away the animals and disrupt their natural activity patterns.
Zamanının çoğunu hangi etkinliği yaparak geçirirsin?
- What activity do you spend most of your time doing?
Senin gözde etkinliğin nedir?
- What's your favorite activity?
Tatoeba, yalnızca imajını kötülemek ve faaliyetini aşağılamak isteyenleri işbirlikçi olarak kabul etmemeli.
- Tatoeba should not admit as collaborators those who only wish to denigrate its image and demean its activity.
Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor.
- Tom is showing no signs of brain activity.
Pit row was abuzz with activity.
Quilting can be a fun activity.
... if you just Institute 102 benefits to an activity ...
... these this teaches bear witness to the vacations commercial activity involved ...