a time; a turn or occasion

listen to the pronunciation of a time; a turn or occasion
Englisch - Türkisch

Definition von a time; a turn or occasion im Englisch Türkisch wörterbuch

char
{f} karbonlaşmak
char
{f} ateşe tutmak
char
yanıp simsiyah olmak
char
{i} gündelikle hizmet
char
kömürleştirmek
char
kavur(mak)
char
{f} yakarak kömürleştirmek; -in dışını yakarak kömürleştirmek; yanarak kömürleşmek
char
{i} dağ göllerinde yaşayan bir tür alabalık
char
kömür

Dedektifler fabrikanın kömürleşmiş kalıntılarında yürüdüler. - The detectives walked through charred ruins of the factory.

Tom mangal kömürü satan bir şirket için çalışıyor. - Tom works for a company that sells charcoal.

char
temizlikçi kadın

Bahçıvanımız Tom ve temizlikçi kadınımız Mary mayıs ayında evlenecek. - Our gardener Tom and the charwoman Mary will get married in May.

char
{f} temizlikçilik yapmak
char
gündelikçi
char
bir cins alabalık
char
{i} ev işi
char
çay/temizlikçi
char
yanarak kömür haline gelmek
char
{i} gündelik ev işi
char
i., İng. hizmetçi kadın, hizmetçi; (kadın) hademe
Englisch - Englisch
char
a time; a turn or occasion
Favoriten