a substance in which medicine is taken

listen to the pronunciation of a substance in which medicine is taken
Englisch - Türkisch

Definition von a substance in which medicine is taken im Englisch Türkisch wörterbuch

vehicle
{i} araç

Şiddetli rüzgarlar yüksek profilli araçlar için seyahati tehlikeli yapıyorlar. - Gusty winds are making travel hazardous for high profile vehicles.

İtfaiye arabalarının diğer araçlara göre önceliği vardır. - Fire engines have priority over other vehicles.

vehicle
taşıt

Şehirde motorlu taşıt sayısı arttı. - The number of motor vehicles in the city has increased.

Motorlu Taşıtlar Bölümünde bir sürü arkadaşım var. - I've got a lot of friends at the Department of Motor Vehicles.

vehicle
{i} taşıyıcı

Dil düşüncenin taşıyıcısıdır. - Language is the vehicle of thought.

vehicle
vaslta
vehicle
vasıta olan
vehicle
taşıt aracı
vehicle
nakil aracı
vehicle
(isim) araç, taşıt, vasıta, taşıyıcı
vehicle
binek aracı
vehicle
iletme aracı
vehicle
vehicular taşıtlara ait
vehicle
{i} araç, taşıt, vasıta
vehicle
taşıt olarak kullanılan
vehicle
ecza
vehicle
(Tıp) İlacın içilmesini kolaylaştıran şurup v.s., eksipiyan
vehicle
(Askeri) ARAÇ: Karada, denizde, havada veya uzayda yük taşımak için kendi kendine harekat edebilen tepkili veya çekilen bir vasıta. Ayrıca bak "amphibious vehicle" "combat vehicle (fighting) ", "commercial vehicle", "substitute transport-type vehicle", "transport vehicle"
Englisch - Englisch
vehicle
a substance in which medicine is taken

    Silbentrennung

    a sub·stance in which me·di·cine I·s tak·en

    Türkische aussprache

    ı sʌbstıns în hwîç medısın îz teykın

    Aussprache

    /ə ˈsəbstəns ən ˈhwəʧ ˈmedəsən əz ˈtākən/ /ə ˈsʌbstəns ɪn ˈhwɪʧ ˈmɛdəsən ɪz ˈteɪkən/
Favoriten