a sonnet, song, short musical poem

listen to the pronunciation of a sonnet, song, short musical poem
Englisch - Türkisch

Definition von a sonnet, song, short musical poem im Englisch Türkisch wörterbuch

hit
{i} vurma

Tom Mary'ye vurmak istedi fakat John onu durdurdu. - Tom wanted to hit Mary, but John stopped him.

Ben gerçekten birine vurmalıyım. - I really need to hit somebody.

hit
vurgun
hit
çok sevilen
hit
uyuşmak
hit
yakalama
ditty
kısa ve basit şarkı
hit
darbe
hit
çarptırmak
hit
{f} vur

Biz bir mermi tarafından vurulabileceğimizden korkuyorduk, bu yüzden aşağıya koştuk. - We were afraid that we might be hit by a bullet, so we ran downstairs.

Zamanında vuruş olmasaydı, bizim takım oyunu kaybetmiş olurdu. - If it had not been for his timely hit, our team would have lost the game.

hit
tokat
hit
götürmek

bir kızı götürmek.

ditty
(Muzik) kısa türkü okumak
ditty
bestelenmek için yazılmış şiir
ditty
{i} küçük şarkı
ditty
şarkı
hit
{i} laf çaktırma
hit
{i} başarı

Herkes müzikalin büyük bir hit olmasını bekliyordu fakat o başarılı olmaktan çok uzaktı. - Everybody expected the musical to be a great hit, but it was far from being a success.

Onların konseri büyük bir başarıydı. - Their concert was a big hit.

hit
{f} varmak
Englisch - Englisch
{n} ditty
{n} hit