a large pack or bale, a thing or charge made for packing

listen to the pronunciation of a large pack or bale, a thing or charge made for packing
Englisch - Türkisch

Definition von a large pack or bale, a thing or charge made for packing im Englisch Türkisch wörterbuch

package
{f} paketlemek
package
{i} koli

Bu koliyi sigorta ettirmek istiyorum. - I would like to insure this package.

O, koliyi yetimhaneye teslim etti. - He delivered the package to the orphanage.

package
{i} paket

Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın! - Get both a phone and internet access in a single package!

Tom paketi sardı ve iplerle bağladı. - Tom wrapped the package and tied it with strings.

package
ambalaj

Talimatlar ambalaj üzerindedir. - The instructions are on the package.

package
{i} paket program
package
(Askeri) AMBALAJ; PAKETLEME; PAKET HALİNE KOYMA: Eşyayı sararak, paket yaparak veya sandığa yerleştirerek taşınır hale koyma işi
package
paket,v.paketle: n.paket
package
sarmalama
package
(Bilgisayar) sarmalaç
package
bohça
package
package deal takımı ile alışveriş
package
denk balama
package
paket etme
package
paketle

Türkiye, Avrupa Birliği (AB) üyeliği sürecinde çok önemli reform paketlerini Meclis' ten geçirdi. - Turkey has passed very important reform packages in Parliament during the European Union (EU) process.

İyi şeyler küçük paketlerde gelir. - Good things come in small packages.

package
{f} ambalajlamak
Englisch - Englisch
{n} package