şarkı söyleme

listen to the pronunciation of şarkı söyleme
Türkisch - Englisch
sing

Linda stood up to sing. - Linda şarkı söylemek için ayağa kalktı.

I carried on singing. - Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.

song

We enjoyed singing songs together. - Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.

Singing is an honest and pleasurable entertainment, but one must be careful to avoid singing or taking pleasure in listening to lewd songs. - Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.

{i} singing

When we went to karaoke, Tom went on singing all night. - Karaoke'ye gittiğimizde, Tom bütün gece şarkı söylemeye devam etti.

Singing is an honest and pleasurable entertainment, but one must be careful to avoid singing or taking pleasure in listening to lewd songs. - Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.

chant
şarkı söylemek
sing
şarkı söylemek
sang
şarkı söyle
sing

We enjoyed singing songs together. - Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.

I carried on singing. - Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.

şarkı söyle
sang

John played guitar and his friends sang. - John gitar çaldı ve arkadaşları şarkı söyledi.

We sang, danced and chatted after dinner. - Biz akşam yemeğinden sonra şarkı söyledik, dansettik ve sohbet ettik.

şarkı söyle
sing a song
şarkı söyle
{f} singing

Suddenly, my mother started singing. - Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.

The girls came singing toward the crowd. - Kızlar kalabalığa doğru şarkı söyleyerek geldi.

şarkı söyle
sung

Have you ever sung in French? - Hiç Fransızca şarkı söyledin mi?

She has never sung a song with him. - O, onunla birlikte asla bir şarkı söylemedi.

hep beraber şarkı söyleme
barbershop singing
şarkı söyle
croon
şarkı söylemek
have a sing
şarkı söylemek
sing a song
şarkı söylemek
chant
şarkı söylemek
descant
şarkı söylemek
a) to sing (a song) b) to chant
Türkisch - Türkisch
teganni
Şarkı söylemek
teganni etmek
Şarkı söylemek
(Osmanlı Dönemi) TENAGGUM