üstün, hakim.cortison'un eksik hidrojenli bir türevi

listen to the pronunciation of üstün, hakim.cortison'un eksik hidrojenli bir türevi
Türkisch - Englisch
(Tıp) predominant
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
common or widespread; prevalent
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
significant or important; dominant
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
{a} prevalent, acendant, overruling
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
superior in power, influence, effectiveness, number, or degree
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
the most significant or important; dominant
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
having superior power and influence; "the predominant mood among policy-makers is optimism"
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
{s} superior, supreme; (when followed by of, over) ruling, in control; primary, main, central; prevalent, widespread
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
the most common or widespread; prevalent
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
most frequent or common; "prevailing winds"
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
Having the ascendency over others; superior in strength, influence, or authority; prevailing; as, a predominant color; predominant excellence
üstün, hakim.cortison''un eksik hidrojenli bir türevi
If something is predominant, it is more important or noticeable than anything else in a set of people or things. Amanda's predominant emotion was that of confusion. more powerful, more common, or more easily noticed than others
üstün, hakim.cortison'un eksik hidrojenli bir türevi
Favoriten