I don't particularly like her.
 - Ben özellikle onu sevmiyorum.
Tom doesn't particularly like Mary.
 - Tom özellikle Mary'yi sevmiyor.
Some of the ingredients are harmful, especially if you are pregnant.
 - Maddelerin bazıları, özellikle eğer hamile iseniz, zararlıdır.
We want Kylie Minogue to come to Turkey, especially Gaziantep.
 - Kylie Minogue'nun Türkiye'ye, özellikle Gaziantep'e gelmesini istiyoruz.
I don't want to go anywhere in particular.
 - Ben özellikle bir yere gitmek istemiyorum.
I have nothing in particular to do tomorrow.
 - Yarın özellikle yapacak bir şeyim yok.
I, for one, don't like pictures like this.
 - Ben özellikle bu tür resimleri sevmiyorum.
I'm particularly impressed that Tom could remember all of our names.
 - Tom'un tüm isimlerimizi hatırlayabilmesinden özellikle etkilendim.
That type of temple influenced all of the Middle East, mainly Egypt.
 - O tür tapınak bütün Orta Doğuyu, özellikle Mısır'ı etkiledi.
This bookstore deals exclusively in old and rare books.
 - Bu kitapçı özellikle eski ve nadir kitaplarla ilgileniyor.
She is reputable, rational and above all pretty.
 - O, saygın rasyonel ve özellikle güzel.
We would like to eat. Could you serve us expressly? We need to be on our way before half past one.
 - Yemek yemek istiyoruz. Özellikle bize hizmet eder misiniz? bir buçuktan önce yolda olmalıyız.