Every time Tom and Mary were about to kiss, someone came into the room.
- Tom ve Mary öpüşmek üzere olduğunda her zaman odaya biri girdi.
Tom and Mary seem to really want to kiss.
- Tom ve Mary gerçekten öpüşmek istiyor gibi görünüyor.
Kiss me! What, really? Didn't you say no kissing?
- Öp beni! Ne, gerçekten mi? Sen öpüşmek yok demedin mi?
Kissing a smoker is like licking an ashtray.
- Bir sigara içenle öpüşmek bir kül tablasını yalamak gibi bir şeydir.
Tom and Mary started kissing.
- Tom ve Mary öpüşmeye başladı.
Tom and Mary stopped kissing.
- Tom ve Mary öpüşmeye son verdiler.
The bride and groom kissed when the ceremony ended.
- Gelin damat tören bitince öpüştüler.
I caught them kissing.
- Onları öpüşürken yakaladım.