Tom and Mary looked like they were about to kiss.
- Tom ve Mary öpüşmek üzere gibi görünüyordu.
No one wants to kiss a pessimist.
- Kimse bir kötümserle öpüşmek istemiyor.
No one wants to kiss a pessimist.
- Kimse bir kötümserle öpüşmek istemiyor.
Kissing a smoker is like licking an ashtray.
- Bir sigara içenle öpüşmek bir kül tablasını yalamak gibi bir şeydir.
Tom and Mary stopped kissing when John entered the room.
- John odaya girdiğinde Tom ve Mary öpüşmeyi durdurdu.
Tom and Mary stopped kissing.
- Tom ve Mary öpüşmeye son verdiler.
Even though it's against company policy, Tom and Mary kiss and hug every time they meet.
- Şirket politikasına ters olmasına rağmen, Tom ve Mary her karşılaşmada öpüşür ve birbirlerine sarılırlardı.
Everywhere you look you can see young couples kissing.
- Baktığın her yerde öpüşen genç çiftleri görebilirsiniz.