Please lend me this pen.
- Lütfen bu kalemi bana ödünç ver.
Can you lend me a stapler?
- Bana bir zımba ödünç verebilir misiniz?
Would you mind lending me your car?
- Arabanı bana ödünç verir misin?
Thank you for lending us the book.
- Bize kitabı ödünç verdiğin için teşekkür ederim.
I lent Tom and Paula my camera.
- Tom ve Paula'ya kameramı ödünç verdim.
He spent all the money that his friend had lent him.
- Arkadaşının ona ödünç verdiği tüm parayı harcadı.
The bank loaned her 500 dollars.
- Banka ona 500 dolar ödünç verdi.
Can you loan me a pen?
- Bana bir kalem ödünç verebilir misin?