öğrendi

listen to the pronunciation of öğrendi
Türkisch - Englisch

Definition von öğrendi im Türkisch Englisch wörterbuch

öğren
learn

Learning a foreign language is difficult. - Yabancı dil öğrenmek zordur.

One of my dreams is to learn Icelandic. - Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.

öğren
{f} learning

I am learning Japanese to play mahjong in Japan. - Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.

She is learning the piano. - O, piyanoyu öğreniyor.

öğren
{f} learned

Finally we have learned the truth. - Sonunda,gerçeği öğrendik.

To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses. - Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.

öğren
{f} learnt

I've learnt nothing from the teacher. - Öğretmenden hiçbir şey öğrenmedim.

Soon learnt, soon forgotten. - Çabuk öğrenilirse, çabuk unutulur.

öğren
internalize