çadırda

listen to the pronunciation of çadırda
Türkisch - Englisch
under canvas
with sails raised, with sails unfurled
çadır
tent

The leader should know where to set up the tent. - Liderin çadırı nereye kuracağını bilmesi gerekir.

In the tent we talked and talked. - Çadırda sürekli konuştuk.

çadırda veya açık havada yapılan dini toplantı
camp meeting
çadır
wall tent
çadır
shelter tent
çadır
{i} tenting
çadır
canvas
çadır
booth
çadır
tabernacle
Türkisch - Türkisch

Definition von çadırda im Türkisch Türkisch wörterbuch

Çadır
(Osmanlı Dönemi) HAYME
çadır
Gölgelik olarak kullanılan tente veya şemsiye
çadır
Keçe, deri, kıl dokuma veya sık dokunmuş kalın bezden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak, çerge, oba, otağ
çadır
Keçe, deri, kıl dokuma veya sık dokunmuş kalın bezden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak, çerge, oba, otağ: "Kılıcını çekip tek başına atını, düşman başkumandanının çadırına saldırarak ölüm arayan Türk kumandanları görülmüştür."- Atatürk
çadırda
Favoriten