Do you want to go out and get something to eat?
- Dışarıya çıkmak ve yiyecek bir şey almak ister misin?
It's fun to go out with her.
- Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli.
I went out with my friends.
- Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.
She went out without saying good-bye.
- Hoşça kal demeden dışarı çıktı.
He has gone out for a walk.
- O bir yürüyüş için dışarı çıktı.
Mother has just gone out shopping.
- Anne az önce alışveriş için dışarı çıktı.