coat with something sweet, such as a hard sugar glaze

listen to the pronunciation of coat with something sweet, such as a hard sugar glaze
İngilizce - Türkçe

coat with something sweet, such as a hard sugar glaze teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

candy
{i} şekerleme

Eğer eğerler ve fakatlar şekerleme ve çerez olsalar, hepimiz neşeli bir Noel yaparız. - If ifs and buts were candy and nuts, we'd all have a merry Christmas.

Nasıl şekerleme yapılacağını bilir. - She knows how to make candy.

candy
şeker

Bifteğini bitir ve sonra bir şeker alabilirsin. - Eat up the steak and then you can have a candy.

O çocuk şekerleme için annesiyle alay etti. - That child teased his mother for candy.

candy
kristalleşmek
candy
kristallenmek
candy
şekerlemek
candy
{i} bonbon
candy
{f} şekerle

Eğer eğerler ve fakatlar şekerleme ve çerez olsalar, hepimiz neşeli bir Noel yaparız. - If ifs and buts were candy and nuts, we'd all have a merry Christmas.

Nasıl şekerleme yapılacağını bilir. - She knows how to make candy.

glaze
perdah
glaze
donuklaşmak
candy
{f} şerbet içinde kaynatmak
candy
{i} karamela
candy
candy pull akide şekerine benzer bir şekerin yapılışı nedeniyle gençlerin toplanması
candy
{f} şekerleme haline getirmek
candy
şeker,v.şekerle: n.şeker
candy
çikolata

Tom'un köpeği şeker çubuğunu yedikten sonra, Tom çikolata zehirlenmesinin seviyesini hesaplamak için akıllı telefonunu kullandı. - After Tom's dog ate a candy bar, Tom used his smartphone to calculate the level of chocolate poisoning.

İngilizce - İngilizce
sugarcoat
glaze
candy
coat with something sweet, such as a hard sugar glaze