bulaştırıcı

listen to the pronunciation of bulaştırıcı
Türkçe - İngilizce
contaminating
infectious
bulaş
infect

My doctor told me that I had contracted a sexually transmitted infection. - Doktorum bana cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyona yakalandığımı söyledi.

I am a Trojan horse, so I have infected your Mac computer. - Ben bir Truva atıyım, yani Mac bilgisayarınıza bulaştım.

bulaştırıcı