O, onların teşviklerinin eksikliği tarafından kızdırıldı.
- He was incensed by their lack of incentives.
Sami'nin davranışı Leyla'yı kızdırdı.
- Sami's behavior infuriated Layla.
Her nedense bana karşı öfkeliydi.
- She was somehow incensed against me.