blended, combined; intermingled; varied

listen to the pronunciation of blended, combined; intermingled; varied
İngilizce - Türkçe

blended, combined; intermingled; varied teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

mixed
karışık

Ona karşı duygularımız karışık. - Our feelings towards him are mixed.

Bu konuda karışık duygularım var. - I have mixed feelings about this.

mixed
{s} karma

Sen karma şirkette söylediklerin konusunda daha dikkatli olmalısın. Ben sadece senin şaka yaptığını biliyorum, ama herkes anlamayacaktır. - You should be more careful about what you say in mixed company. I know you're just joking, but not everyone would understand.

Karman çorman alıyorum. - I'm getting all mixed up.

mixed
katkılı
mixed
fonograf
mixed
{f} karıştır

Eski püskü bazı şeylerle karıştırdı. - He is mixed up with something shabby.

Öğretmen bizim adlarımızı karıştırdı. - The teacher mixed up our names.

mixed
çeşitli
mixed
{f} karıştır: adj.karışık
mixed
karma karışık
mixed
{s} melez

Tamamen Asyalı gibi görünmesine rağmen Takahaşi'nin melez olduğunu duydum. - Although Takahashi looks completely Asian, I've heard he's of mixed blood.

mixed
karıştırılmış
mixed
{s} katışık
mixed
mixed marriage değişik din ve milletten
mixed
{f} karıştır: adj.karma
mixed
kanşık
mixed
mixed doubles tenis her iki tarafta birer kadınla birer erkek olarak oynanılan oyun
mixed
(Askeri) KARIŞIK: Topçuda; eşit miktarda hem havada hem satıhta paralanan bir grup atımın, yalnız paralanma yüksekliği için uygulanan atım kıymetlendirmesi
mixed
çiftler mixed fractiontam sayılı bayağı kesir mixed group karma grup
mixed
(sıfat) karışık, melez, karma, katışık, karışmış
İngilizce - İngilizce
{s} mixed
blended, combined; intermingled; varied