birbirlerini

listen to the pronunciation of birbirlerini
Türkçe - İngilizce
each other

They tried to make each other look foolish. - Onlar birbirlerini aptal göstermeye çalıştılar.

They were never to see each other again. - Onlar asla birbirlerini tekrar görmeyeceklerdi.

one another

Tom and Mary kissed one another. - Tom ve Mary birbirlerini öptüler.

The three hyenas sat in a circle, reasoning with one another. - Üç sırtlan birbirlerini ikna etmeye çalışarak bir daire içinde oturdu.

birbiri
one another

We helped one another. - Birbirimize yardımcı olduk.

We should try to understand one another. - Biz birbirimizi anlamaya çalışmalıyız.

birbiri
each other

My little sister and I used to play tag a lot. We would chase each other, and the one chasing would try to tag the one being chased and yell: You're it! - Küçük kız kardeşim ve ben çok fazla kovalamaca oynardık. Birbirimizi kovalardık ve kovalayan kişi kovalanana dokunmaya çalışır ve ona Sen ebesin! diye seslenirdi.

These two lines cut across each other at right angles. - Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir.

birbiri
each other, one another
birbiri
{f} interconnected

Everything is interconnected. - Her şey birbirine bağlıdır.

Tatoeba is really multilingual. All the languages are interconnected. - Tatoeba gerçekten çok dilli. Bütün diller birbirine bağlıdır.

Türkçe - Türkçe

birbirlerini teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

BiRBiRi
Biri diğerinin yanı sıra
BiRBiRi
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu: "O zaman on dört paşa, büyük, hudutsuz bir hayret içinde İzzet Paşa'nın, sonra da birbirlerinin yüzüne baktılar."- N. S. Örik
birbiri
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu