Some of the managers complained about him becoming the president of the company.
- Yöneticilerden bazısı onun şirketin başkanı olmasından yakındı.
Tom sat with some of his teammates on the bench.
- Tom takım arkadaşlarının bazısıyla bankta oturdu.
Some of the students went by bus, and others on foot.
- Bazı öğrenciler otobüsle gitti, diğerleri de yürüyerek gitti.
Some read books just to pass time.
- Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
Certain circles keep saying the same thing insistently.
- Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
Tom certainly has some pretty old-fashioned ideas.
- Tom'un kesinlikle bazı oldukça eski-moda fikirleri var.
Mary and some other women were here for a few hours.
- Mary ve diğer bazı kadınlar birkaç saattir buradaydı.
A few people mentioned they would like to attend some sessions later in the day on the Technical Session Agenda.
- Teknik Oturum Gündeminde birkaç kişi daha sonra gün içindeki bazı oturumlara katılmak istediklerinden söz ettiler.
I sometimes go to the cinema.
- Ben bazı zamanlar sinemaya giderim.
Tiny mistakes can sometimes lead to big trouble.
- İnce hatalar bazı zamanlar büyük problemlere yol açar.
Some people say there shouldn't be any secrets between friends.
- Bazı insanlar arkadaşlar arasında herhangi bir sır olmaması gerektiğini söylüyorlar.
Some translators changed Alice's name to Sonya or Anya, even though Alisa is a widespread Russian name.
- Bazı tercümanlar Alisa yaygın bir Rus ismi olmasına rağmen Alice'in adını Sonya ya da Anya'yla değiştirdi