auf andere weise

listen to the pronunciation of auf andere weise
İngilizce - Türkçe

auf andere weise teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

otherwise
aksi takdirde

Benim bu hükümet hakkındaki izlenimim onların daha güçlü bir ekonomik politikaya ihtiyaçları olduğu, aksi takdirde gelecekte büyük sorunlarla karşılaşacaklarıdır. - My impression of this government is that they need a more forceful economic policy, otherwise they'll encounter large problems in the future.

Acele etsen iyi olur, aksi takdirde randevun için geç kalacaksın. - You'd better hurry, otherwise you'll be late for your appointment.

otherwise
ayrıca
differently
değişik olarak
differently
farklı şekilde

Tom durumu daha farklı şekilde ele almalıydı. - Tom should have handled the situation differently.

Farklı şekilde tepki vermeliydim. - I should've reacted differently.

otherwise
başka

Tom'u başka türlü ikna etmeye çalıştım. - I tried to convince Tom otherwise.

Tom başka boş odada tek başına oturdu. - Tom sat alone in the otherwise empty room.

otherwise
bunun dışında

Yemek çok lezzetli değildi ama bunun dışında parti bir başarıydı. - The food wasn't very delicious, but otherwise the party was a success.

Tom sana bunun dışında söylemedikçe, yarınki toplantıda olmalısın. - Unless Tom tells you otherwise, you should be at tomorrow's meeting.

otherwise
bunun dışında/başka türlü
otherwise
başka konuyla
otherwise
farklı
differently
başka türlü
differently
başka şekilde
otherwise
farklı bir şekilde
otherwise
yoksa

Acele etsen iyi olur, yoksa geç kalacaksın. - You'd better hurry, otherwise you'll be late.

Derhal git, yoksa geç kalacaksın. - Go at once, otherwise you will be late.

in another way
Başka bir şekilde

O başka bir şekilde ifade edilebilir mi? - Can it be phrased in another way?

Onu başka bir şekilde söyle. - Say it in another way.

differently
çeşitli
differently
başka biçimde
differently
(zarf) değişik olarak, farklı olarak, başka biçimde; çeşitli
otherwise
(zarf) yoksa, bunun dışında, başka, başka türlü, farklı, başkaca, ayrıca, diğer taraftan, başka konuyla