Our yacht club has ten members.
- Yat kulübümüzün on üyesi vardır.
Tom can't afford to buy a yacht.
- Tom'un bir yat almaya gücü yetmez.
You look pale. You had better lie down in bed at once.
- Solgun görünüyorsun. Derhal yatağa uzansan iyi olur.
Whenever I lie down on my bed and read a book, I fall asleep.
- Ne zamam yatağıma uzanıp bir kitap okusam, uykuya dalarım.
I usually go to bed at ten.
- Genellikle saat onda yatarım.
I usually go to bed at nine.
- Genellikle dokuzda yatarım.
I don't have a curfew.
- Ben bir yat borusuna sahip değilim.
Tom is heading to the marina.
- Tom yat limanına gidiyor.
Is there a marina nearby?
- Yakında bir yat limanı var mı?