yastıklı

listen to the pronunciation of yastıklı
التركية - الإنجليزية
cushioned
past of cushion
softened by the addition of cushions or padding
{s} softened by the addition of cushions or padding; well-off
yastık
pillow

She sleeps with two pillows. - O, iki yastık ile uyur.

Tom asked for a blanket and a pillow. - Tom, bir battaniye ve bir yastık istedi.

yastık
cushion

He fetched a few cushions to prop up her head. - Onun başını desteklemek için birkaç yastık getirdi.

I'm going to make a cushion and fill it with fir needles. - Ben bir yastık yapacağım ve onu köknar iğneleri ile dolduracağım.

yastıklı ot
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: küpeçiçeğigiller,halkaviye) creeping ludwigia
yastık
bearing
yastık
(Askeri,Teknik) cradle
yastık
impost
yastık
(Elektrik, Elektronik,Teknik) damper
yastık
seedbed
yastık
pad

Tom put a foam pad under his sleeping bag. - Tom uyku tulumunun altına bir köpük yastık koydu.

Tom unrolled his sleeping bag on his foam pad. - Tom köpük yastık üzerine uyku tulumu serdi.

yastık
clad
yastık
forcing bed
yastık
forcing frame
hava yastıklı araç
cushioncraft
hava yastıklı çıkarma aracı
(Askeri) landing craft air cushion
hava yastıklı çıkarma aracı fırlatma bölgesi
(Askeri) landing craft air cushion launch area
hava yastıklı çıkarma aracı çıkış noktası
(Askeri) landing craft air cushion departure point
uçak kokpit videosu; hava yastıklı araç; zırhlı muharebe aracı
(Askeri) aircraft cockpit video; air cushion vehicle; armored combat vehicle
yastık
(küçük) pad
yastık
saddle
yastık
pillow; cushion; seedbed; bed, bearing
yastık
bolster
yastık
cushion (of any size): iğne yastığı pin cushion
yastık
seedbed or propagating bed (for plants)
yastık
mech. buffer, cushion
yastık
echinus
التركية - التركية
Yastığı olan, içinde yastık bulunan
Yastık
(Osmanlı Dönemi) MİNBEZE
hava yastıklı
Hava yastığı olan
yastık
Yapılarda, makinelerde bazı bölümlerin üzerine dayandığı parça
yastık
Başın altına koymak ya da sırtı dayamak için kullanılan, içi yün, pamuk, kuştüyü gibi şeylerle doldurulmuş küçük minder
yastık
Başın altına koymak veya sırtı dayamak için kullanılan, içi yün, pamuk, kuş tüyü gibi şeylerle doldurulmuş küçük minder: "Pencerenin önünde uzun yüksekçe bir sedirle ot yastıkları var."- M. Ş. Esendal
yastık
Fide yetiştirmek için ince toprak ve gübreden hazırlanmış yüksekçe yer
yastık
Bu biçimde yapılmış ve türlü işlerde kullanılan şey
yastık
Başın altına koymak veya sırtı dayamak için kullanılan, içi yün, pamuk, kuş tüyü gibi şeylerle doldurulmuş küçük minder