الإنجليزية - التركية
تعريف writing desk; dresser; office في الإنجليزية التركية القاموس.
- bureau
- {i} büro
Seyahat bürosundan bazı broşürler alalım.
-Let's get some brochures from the travel bureau.
Büro çekmecesinin birçok bölümü var.
-The bureau drawer has several compartments.
- bureau
- şube
- bureau
- işyeri
- bureau
- (Politika, Siyaset) devlet dairesi
- bureau
- komodin
- bureau
- çekmeceli dolap
- bureau
- resmi daire
- bureau
- kapaklı yazı masası/sıra
- bureau
- {i} çalışma masası
- bureau
- {ç} --s/--x (byûr'oz)
- bureau
- {i} (aynalı ve alçak) şifoniyer
- bureau
- {i} yazıhane
- bureau
- {i} daire
Metoroloji dairesi bu gece yağmur yağacağını söylüyor.
-The weather bureau says it will rain tonight.
- bureau
- çekmeceli dolap/büro
- bureau
- çekmece
Büro çekmecesinin birçok bölümü var.
-The bureau drawer has several compartments.
Tom parasını büro çekmecesine sakladı.
-Tom hid his money in a bureau drawer.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف writing desk; dresser; office في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {i} bureau
writing desk; dresser; office
الواصلة
wri·ting desk; dresser; of·ficeالنطق
Resimler
المفضلات