unable to wait, lacking patience; intolerant; restless

listen to the pronunciation of unable to wait, lacking patience; intolerant; restless
الإنجليزية - التركية

تعريف unable to wait, lacking patience; intolerant; restless في الإنجليزية التركية القاموس.

impatient
{s} sabırsız

Tatoeba'nın yeni sürümünü görmeye çok sabırsızlanıyorum. - I'm very impatient to see the new version of Tatoeba.

Kızını görmek için çok sabırsızdı. - He was very impatient to see his daughter.

impatient
{s} aceleci
impatient
ivecen
impatient
evegen
impatient
acul
impatient
telesik
impatient
titiz
impatient
{s} hoşgörüsüz
impatient
{s} tez canlı

Çocuklar genellikle sabırsız ve tez canlı. - Children are often impatient and restless.

impatient
{s} tahammülsüz
impatient
hoşgörü sahibi olmayan
impatient
impatiencesabırsızlık
impatient
sinirli

Tom çok sabırsız, sinirli bir kişi. - Tom's a very impatient, angry person.

impatient
impatiently sabırsızllkla
impatient
içi tez
impatient
müsamahakar olmayan
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} impatient
unable to wait, lacking patience; intolerant; restless
المفضلات